“Sözlerin bahçesine girdim seninle. Gönül güllerinin diline şahit oldum.
Varlığın, acımasızca çekti tenimden ruhumu. Üzülürsün diye utandım da
‘Ah!’ etmedim. Hasretin, vuslatın senediydi. Sensiz her bir anı şahit
tuttum kendime. Sensizliğin resmini astım duvarıma. Umudun ışığıyla
aydınlattım. Bekledikçe anladım sabrın güzelliğini. Sen, beklemek miydin
yoksa? Yok olmak mıydı ya da bedelin? Tenimden ve ruhumdan geçtiğimde,
geriye kalan yokluk olur muydu?”
Sebahattin Ceylaner - Aşk-ı Lal
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder